Arama
E-bülten
E-bülten
Sergiler
Fuarlar
Kültürel Miras ve Müzeler
Sanat 3.0
Sanat Ekonomisi
Sinema
Sahneden
Tasarım
Kitap
Köşe Yazıları
Ajanda
Dükkân
Sergiler
Fuarlar
Kültürel Miras ve Müzeler
Sanat 3.0
Sanat Ekonomisi
Sinema
Sahneden
Tasarım
Kitap
Köşe Yazıları
Ajanda
Dükkân
Arama
Sergiler
Değerlendirme

Wes Anderson: The Archives Design Museum Londra’da

Sinemada ender rastlanan estetik bir anlatım diliyle sinema tarihine adını altın harflerle yazmış Wes Anderson’un kapsamlı sergisi 21 Kasım’da Design Museum Londra’da açıldı.

Ela Demiral
26 Aralık 2025
Wes Anderson, The Grand Budapest Hotel maketiyle. 

© Thierry Stefanopoulos — La Cinémathèque française

Wes Anderson, The Grand Budapest Hotel maketiyle.

© Thierry Stefanopoulos — La Cinémathèque française

Kariyerindeki en kapsamlı retrospektifi olan Wes Anderson: The Archives, Londra Kensington’da Design Museum’da 21 Kasım’da açıldı. Anderson’ın filmografisinden 600’ün üzerinde parçayı bir araya getiriyor: Kostümler, storyboard’lar, eskizler, aksesuarlar, stop-motion kuklaları, el yazısıyla tutulmuş not defterleri ve 2014 tarihli ikonik filmi için binanın cephesini çekmekte kullanılan üç metre genişliğindeki The Grand Budapest Hotel maketi bunlardan sadece bir kaç tanesi. Simetri takıntısı, nostaljiyle örülü atmosferler ve detaycılık anlayışıyla Anderson’ı yalnızca görsel olarak değil, anlatı zekâsı ve ince mizahıyla da özel kılan detayları bu sergide görüyoruz.

Design Museum, Wes Anderson’ın üç on yılda büyük bir titizlikle oluşturduğu kapsamlı arşivine eşi benzeri görülmemiş bir erişim elde etti. Bu objelerin büyük çoğunluğu Britanya’da ilk kez kamuyla buluşuyor.

Anderson, neredeyse otuz yıldır filmlerinden objeleri saklıyor

Sergi, Anderson’ın filmlerinin evrimini 1990’lardaki ilk kısa ve uzun metraj işlerinden en yeni yapımlarına kadar izliyor. Gösterim, yönetmenin kariyerini genel hatlarıyla kronolojik bir okumayla takip edecek ve her bölüm bir filme adanıyor. 1996 yapımı ilk uzun metraj Bottle Rocket ile başlayıp, The Wonderful Story of Henry Sugar and Three More’dan Oscar ödüllü kısa film The Wonderful Story of Henry Sugar’a kadar uzanıyor.

Sergide Asteroid City’deki otomatlar ve The Royal Tenenbaums’ta Gwyneth Paltrow’un Margot Tenenbaum olarak giydiği gösterişli FENDI kürkü gibi birçok tanıdık unsur yer alıyor. Sergi genelinde; orijinal storyboard’lar, polaroidler, eskizler ve Margret sevilen karakterlerin ünlü kostümlerinden, stop-motion kuklalara, minyatür modellere, resimlere, eşyalara ve hatta Anderson’ın el yazısıyla tuttuğu not defterlerine kadar geniş bir yelpaze yer alıyor.

Boy with Apple, Johannes Van Hoytl the Younger, Sanatçı: Michael Taylor, 2014. The Grand Budapest Hotel’den.

Ayrıca The Grand Budapest Hotel’de (2014) Ralph Fiennes’ın canlandırdığı Gustave H karakterine beklenmedik şekilde miras kalan “eşsiz değerli Rönesans portresi” Boy with Apple da görülebilir. Gerçekte bu tablo, Britanyalı sanatçı Michael Taylor’ın çağdaş bir eseriolup film için Wes Anderson tarafından özel olarak sipariş edilmişti. Tablo, Fiennes’ın giydiği “Gustave H” konsiyerj kıyafetiyle ve filmde tablonun ilk sahibi olan varlıklı aristokrat “Madame D” (Tilda Swinton) karakterinin manto, elbise ve aksesuarlarıyla birlikte sergileniyor.

Wes Anderson hayranları için çok nadir bir sürpriz de, yönetmenin daha sonra ilk uzun metrajına dönüştürülecek Bottle Rocket kısa filminin gösterimi. 1993’te çekilen ve Anderson’un uzun süreli yol arkadaşı Owen Wilson’ın rol aldığı bu 14 dakikalık kopyanın tamamı sergi galerisinde izlenebilir.

Sergi mart ayında La Cinémathèque française’de prömiyer yaptı ve Design Museum’da genişletilerek ve yeniden kurgulanarak sunuluyor. Anderson’ın dünyayı kurma (world-building) tasarım sürecinin karmaşıklığına ve güvenilir yaratıcı ortaklarının katkılarını izleyiciye aktarmayı hedefliyor.

Yönetmenin fikirlerini kaydettiği spiral ciltli not defterlerinden bir kısmı da gösteriliyor. Bu defterler; filmler ve karakterler için en erken ilhamlardan senaryo fikirlerine ve sahne çizimlerine kadar, yönetmenin kendine özgü el yazısıyla yaratıcı sürecini keşfetme fırsatı sunuyor.

Design Museum Küratöryel ve Yorumlama Başkanı ve “Wes Anderson: The Archives”in ortak küratörü Lucia Savin şöyle diyor: “Her Wes Anderson filmi, seyirciyi kendi kodlarına, motiflerine, referanslarına sahip; görkemli ve anında tanınan setler ve kostümlerle dolu bir dünyaya daldırır. Wes Anderson filmindeki her bir obje onun için çok kişiseldir yalnızca bir aksesuar değildir; onun yaratıcı dünyalarını hayata geçiren, bütünüyle olgunlaşmış sanat ve tasarım parçalarıdır.”

Design Museum Baş Küratörü ve serginin ortak küratörü Johanna Agerman Ross: “Wes Anderson’ın daha genç bir film yapımcısıyken bile tüm aksesuarlarını ve özenle hazırlanmış objelerini kendi arşivi için saklama vizyonuna ve öngörüsüne sahip olması büyük bir armağan. Arşivin tüm zenginliklerine ilk kez bu denli kapsamlı dalmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.”

Design Museum Direktörü ve CEO’su Tim Marlow: “Wes Anderson, son yirmi yılın en görsel olarak ayırt edici ve duygusal olarak en etkileyici filmlerinden bazılarını yarattı The Royal Tenenbaums’ın melankolik cazibesinden Moonrise Kingdom’ın gençlik maceracılığına kadar. O, sinematik dünyaların son derece etkileyici bir kurucusu; benzersiz vizyonu ve ayrıntıya gösterdiği dikkat, tasarım ve zanaatkârlığa dair keskin bir kavrayışla destekleniyor.”

Sergi 21 Kasım- 26 Temmuz 2026 tarihleri arasında Design Museum Londra’da ziyaret edilebilir.



SergilerKültür-SanatsanatGündem
E-bülten
Art Newspaper Türkiye
Hakkımızda
Çerez Aydınlatma Metni
Kişisel Verilerin Korunması
Aydınlatma Metni
Açık Rıza Onay Formu
Künye
Partnerlerimiz
Satış Noktaları
Kariyer
İletişim
Takip Edin
Facebook
Instagram
Twitter
© The Art Newspaper