Tiyatro salonlarında umut ve merakla beklenen yeni hikayelerin zamanı geldi. Don Kişot’un hayalin gücünü sahneye taşıdığı müzikalden, Shakespeare trajedilerini genç bir dille buluşturan Spiritua’ya, her oyun kendi cesur sorusunu seyirciye yöneltiyor. Usta isimler yılların deneyimiyle ışık saçarken, genç topluluklar yeniliği ve enerjiyi sahneye taşıyor. Bu sezon tiyatro, sadece sahnede değil, seyircinin iç dünyasında da güçlü bir yolculuğa davet çıkarıyor.

Bir hayal ve cesaret işi: Don Kişot
Yazın sonuna doğru sahne sanatları gündemini en heyecanlandıran haber; usta oyuncular Selçuk Yöntem, Zuhal Olcay ve Cengiz Bozkurt’un ilk kez aynı sahneyi paylaşacağı oldu. Cervantes’in ölümsüz eseri Don Quixote’tan uyarlanan (Don Kişot) aynı isimli müzikal, bir başka duayen isim Işıl Kasapoğlu rejisi ve müzik direktörü Volkan Akkoç yönetiminde seyirciyle buluşacak. İlk kez 1605 ve 1615 yıllarında iki bölüm halinde yayımlanan Don Quixote, müzikal olarak ilk kez 1965 yılında sahneleniyor. Broadway’de iki bin beş yüze yakın temsili bulunan yapım, sahnelendiği dönemde En İyi Müzikal dahil beş Tony Ödülü’nün de sahibi oldu. Don Kişot’un hayal gücü ve cesareti; 30 kişilik dansçı ve oyuncu kadrosu, 15 kişilik canlı orkestra, gözalıcı dekor, ışık kostüm tasarımlarıyla seyirciyi etkisi altın alacak. Tahmin edileceği üzere; Selçuk Yöntem, Don Quixote karakterine, Zuhal Olcay Aldonza karakterine ve Cengiz Bozkurt ise Sancho Panza’ya hayat verecek. Don Kişot’u az çok tanıyanlar bilir ki, Don Kişot sadece bir karakter değil; hayatı daha anlamlı kılmak için hayal eden, cesaret eden herkesin bir yansıması…
Yapımcı: Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu ve Piu Entertainment
Yazan: Dale Wasserman
Müzik: Mitch Leigh
Şarkı Sözleri: Joe Darion
Çeviren: Güngör Dilmen
Yöneten: Işıl Kasapoğlu
Müzik Direktörü - Orkestra Şefi: Volkan Akkoç
Dekor Tasarım: Hakan Dündar
Kostüm Tasarım: İnci Kangal Özgür
Işık Tasarım: Cem Yılmazer
Koreograf: Canberk Yıldız
Dramaturg: Zeynep Avcı
Yardımcı Yönetmen: Volkan Sarıöz

Gençlik enerjisi Spiritua ile sahnede
Sezonun çocuk ve gençlerle, seyirciyi umut dolduracak oyunu Spiritua, Shakespeare’in trajedileriyhle mitolojiyi buluşturuyor. Arda Aydın’ın kaleme aldığı ve yönettiği oyun, klasik tiyatro kodlarını kırıyor ve sahne sanatları adına daha önce benzeri görülmemiş bir deneyime davet ediyor. Shakespeare’in Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear ve III. Richard gibi başyapıtlarından ilham alan oyunda, Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi olan Çocuk Genç Sana Tiyatro bünyesinde yetişmiş çocuk ve gençler rol alıyor. Bir anlamda gençlerin hayalini gerçekleştirdiği sahne diyebileceğimiz Spiritua; koreografisi, müzikleri ve yenilikçi sahne teknolojileriyle seyirciyle buluşuyor.
Yazan/Yöneten: Arda Aydın
Yapım: Biraderler & İdil Türkmenoğlu
Çeviren: Can Doğan
Dramaturg: Hilmi Zafer Şahin
Konsept: Arda Aydın
Oyuncular: Çocuk Genç Sanat Tiyatro Oyuncuları
Müzik Tasarım ve Uygulama: Orçun Tekelioğlu / Murat Tunalı
Koreograf: Serkan Bozkurt
Film Tasarım ve Uygulama: Berk Başyurt
Fotoğraf: Orçun Karamustafa
Yardımcı Yönetmen / ÇGST Programlar Koordinatörü: Yonca İnal
Afiş Tasarım: N. Cem Erutku
Yönetmen Yardımcısı: Ebru Ege
Proje Asistanı: Yusuf Selim Ünal

Açık İlişki’de Binnur Kaya ve Mert Fırat sahnede
Sezonun merakla beklenen oyunlarından biri Açık İlişki, DasDas sahnesinde seyirciyle buluşacak. Binnur Kaya ve Mert Fırat’ı ilk kez birlikte tiyatro sahnesinde izleyeceğimiz oyun, Dario Fo’nun Açık Aile isimli oyunundan uyarlandı. İki deneyimli isim oyunun sadece oyuncuları değil; uyarlayanı, yönetmeni ve tasarımı görevlerini de üstlenerek çıtayı bir üst noktaya taşıyorlar. Dario Fo’nun eşi Franca Rame ile birlikte yazdığı Kadın Oyunları serisinden biri olan Açık Aile, evliliğe çiftler arasında yaşanan eşitsizliğe cinsiyet rolleri üzerinden bakıyor. İğnelemesi, mizahı bol, feminist bakış açısıyla da çarpıcı bir noktada duran oyun, özellikle kendini yıllar içinde evlilik kurumuna hapseden kadınlara, yeni bir hayatın kapılarını aralamak için ışık olacak.
Yazan: Dario Fo, Franca Rame
Çeviren: Füsun Demirel
Uyarlayan/ Yöneten / Tasarım: Binnur Kaya, Mert Fırat
Reji Asistanları: Duygu Gürler, Elif Mandan
Müzik: Persenk
Dekor ve Işık Tasarım: Cem Yılmazer
Oyuncular: Binnur Kaya, Mert Fırat
Şebbazlar günümüze göz kırpıyor
Türkiye tiyatrosunun son yıllardaki en etkileyici kalemlerinden, ödüllü yazar Ahmet Sami Özbudak bu sezon iki yeni oyunuyla hazırlıklarını sürdürüyor. Özbudak’ın yazarlığını üstlendiği ve bu sezon heyecanla beklenen Tiyatro Hayali yapımı Şebbaz, Karagöz oynatan ustalardan yola çıkarak günümüze dair sözü olan bir oyun. “Gölge mi sureti gerçek kılar ışık mı? Gerçekler midir dünyanın mayasını oluşturan yoksa hayaller midir? Biz inandığımız bir dünyanın içinden mi geçmekteyiz, yoksa böyle bir dünyaya mı inandırıldık?” Bu soruların etrafında şekillenen bir hikayeyle karşımıza çıkan Şebbazlar yani Karagöz oynatan ustalar, çocukluktan beri arkadaş olan Mehmet ve Turna, hayatın akışında birbirlerinden yavaşça koparlar. Bu ülkenin kaderi sayılabilecek ayrılık rüzgarları oyunun kahramanlarını da vurmuş, genç yaşlarında yolları ayrılmıştır. Aynı mahallede olmalarına rağmen birbirlerini göremez olmuşlardır. Tiyatro Hayali’nin yeni oyunu olan Şebbaz’ın yönetmenliğini Emrah Eren, dramaturgluğunu Sinem Öztürk üstlenirken, karakterlerimizi canlandıran isimler ise Fatih Koyunoğlu ve Erdem Akakçe rol alıyor.
Bekleyen Dargın Anılar; Özbudak’ın çok sevilen Monologlar Müzesi Yuvakimyon projesinde daha önce kısa versiyonla seyirci karşısına çıkan kısa oyunun, uzun hali. Talin Azak’ın öyküsünden uyarlayan ise Ahmet Sami Özbudak, aynı zamanda oyunu yönetiyor.
Yeni sahne, yeni oyun
Kadıköy’de kültür-sanat mekanı olarak kapılarını açan Paribu Art, sezona The Dogs oyunu başlangıç yapıyor. Yunanistan çağdaş tiyatrosunun dikkat çeken yönetmeni Anestis Azas’ın The Dogs isimli oyunu alışılmışın dışında bir dedektif öyküsünü konu ediyor. 2024 Atina Festivali’nde ilk kez sahnelenen oyunda farklı ülkelerden gelen köpek dedektifler, gizemli bir vakayı çözmek için bir araya geliyor. Oyuncu kadrosunda Türkiye’den Cem Yiğit Üzümoğlu’nun da bulunduğu oyun, belgesel tiyatro ve kara mizah öğeleriyle seyirciye düşündürücü ve sürükleyici bir deneyim vaat ediyor.
Metin: Michalis Pittidis, Gerasimos Bekas, Anestis Azas
Konsept/Yöneten: Anestis Azas
Müzik: Panagiotis Manouilidis
Sahne Tasarımı: Dido Gogou
Kostüm: Vasileia Rozana
Işık Tasarımı: Giorgos Kassakos
Hareket Eğitimi: Konstantinos Moraitis
Oyuncular:
Xhulio – Giorgos Katsis
Konstantinos Moraitis
Panagiotis Manouilidis
Elena Mavridou
Maria Petevi
Gary Salomon
Cem Yiğit Üzümoğlu

Kadıköy Oda Tiyatrosu’nun ik oyunu: Dünyada
Sezonun iddialı tek kişilik performansı Mehmet Ali Nuroğlu’ndan geliyor. Kadıköy Oda Tiyatrosu’nun ilk oyunu olma özelliği de taşıyan Dünyada, sinema ve tiyatro estetiğinin birleştiği ortak bir deneyim alanı açıyor. Will Eno’nun Title and Deed metninden uyarlanarak sinema dilinde sahnelenen bir tiyatroya dönüşen oyun, her doğan ve her ölenin yaşam yolunda deneyimlediği kederi ve neşeyi, aitliği ve yabancılığı, bilmeyi ve bilmemeyi içeren varoluşsal anların tarifini sunuyor. Nuroğlu’nun güçlü performansı, sahnenin sinema dilinde anlatılan monoloğu ile seyircide bir tür iç-oyun etkisi yaratıyor.
İkincikat’tan sezona üç yeni oyun
Yolculuğuna Beyoğlu’nda başlayan şimdilerde Kadıköy’de devam eden İkincikat, yeni sezona üç farklı yapımla giriş yapıyor. Kendi üretimlerini sahneleyen, çok yönlü projelerle tiyatro dilini dönüştürmeyi hedefleyen topluluk, bu sezon hem profesyonel hem de amatör üretimlere sahnesinde yer veriyor. Fehmi Besler’in yazdığı Aşk Tohum Kader’in yönetmenliğini Eyüp Emre Uçaray üstleniyor. Oyun; ilişkilerde umut, irade ve kadere dair sarsıcı sorular soruyor. Yedi kişilik geniş bir oyuncu kadrosuyla sahnelenen bu özgün yapım, aşkın dönüşümünü farklı hikâyeler üzerinden ele alıyor.
İkincikat’ın bir diğer oyunu olan Yeraltı’nı Eyüp Emre Uçaray, Fyodor Dostoyevski’nin Yeraltından Notlar eserinden uyarladı ve yönetiyor. Bu çağdaş uyarlama, seyirciyi ses, ışık ve mekânla kurulan tekinsiz bir iç yolculuğa davet ediyor. Psikolojik derinliği yüksek olan oyun, sistemle çelişen bireyin iç çatışmalarını sahneye taşıyor.
İkincikat bu sezon yalnızca profesyonel sahnelemelerle değil, katılımcı temelli modellerle de üretmeye devam ediyor. Farklı mesleklerden bireylerin oluşturduğu tiyatro kulübüyle sahnelenecek olan Bir Kış Gecesi Rüyası, amatör ruhu, kolektif yaratıcılıkla buluşturuyor. Erişilebilir, eğitici ve kapsayıcı yapısıyla dikkat çeken bu proje, Kasım ayında seyirciyle buluşacak.
İstanbul’un tarihinde gezen oyunlar
Ses getiren oyunların yapımcısı Yağmur Dolkun, bu sezonda da yine farklı projeler hazırlığında. Açık Mülk, İstanbullular için farklı anlamları olan İMÇ Kompleksi içinde geçecek bir Mekana Dayalı Katılımcı Tiyatro oyunu. Hollanda Türkiye ortak yapımı olacak projenin yönetmenliğini Barış Arman, dramaturgluğunu İpek M. Sür üstleniyor. Yazarlığını Efe Reis’in üstlendiği oyunda; Tülin Özen, Ali Yoğurtçuoğlu, Berfin Ertan ve Yeliz Doğan rol alıyor. Oyun, İMÇ’nin geçmişini, bugününü ve spekülatif geleceğini mercek altına alan, seyircinin de oyuna dahil olduğu bir proje. Seyirciler, iki ayrı rehber eşliğinde İMÇ'nin koridorlarında sıra dışı bir “açık ev” turuna çıkacak.
Dolkun’un bu sezon Lara Lakay ve Tülin Özen’le birlikte yaratıcı ekip olarak hazırladığı, Dolkun ve Özen’in ayrıca yapımcılığını da üstlendiği oyun, Reşad Ekrem Koçu’nun İstanbul’da Aşk Yolunda Neler Olmuş kitabındaki “Çerkes Rıdvan’ın Dolabı” adlı meddah hikâyesi: Aşk Yolunda İstanbul’da Neler Olmuş: Çerkes Rıdvan’ın Dolabı. Oyun, bizi İstanbul’un kalbinde yer alan tarihi Han’a götürüyor. Cem Zeynel Kılıç’ın anlatıcılığını üstlendiği oyunda Gökçe ‘CheChe’ Gürçay, oyuna eşlik edecek saz heyetini yönetiyor. Geleneksel meddah anlatısını epizodik sahneleme, müzik ve koro düzeniyle harmanlayan oyun; aşk, kıskançlık, sınıf farkı ve özgürlük gibi temaları 17. yüzyıl İstanbul’una özgü mizahi bir dille işliyor.
Bireylik arayışı ve bir kadının kendini tamir etmesi…
Hareket ve sahne tasarımı, yönetmen kimlikleriyle bol ödüllü isim Salih Usta, sezona iki yeni oyun hazırlıyor. Yönetmenliğini üstlendiği Akort isimli oyun, bireyin kendilik arayışını bir soyutlama düzeyine taşıyor ve şu soruları soruyor: Birey ya da özne, topluluktan azade bir anlam taşır mı? Kendi başına duran, başka hiçbir şeye benzemeyen bir öz, gerçekten var olabilir mi? Topluluğa benzemek, uyumlanmak, aynı zamanda bir şiddet ya da bağımlılık biçimi midir? Dışlanmak, benzememek, akortsuz kalmak ne anlama gelir? Akort, bireyin toplumla, doğayla, iktidarla ve ötekiyle kurduğu gerilimli uyum biçimlerini inceliyor. Ayrıca seyirciyi de bekleyen bir sürpriz de var; seyirci oyunda edilgen bir gözlemciden çok sürecin parçası konumunda yer alıyor. Oyunun hareket tasarımında başarılı isim İlyas Odman, dramaturg koltuğunda Ozan Ömer Akgül ve müziklerinde Güneş Bozkır’ı görüyoruz.
Usta’nın ikinci projesi Bu Hikaye Senden Uzun Osman ismiyle seyirciyle buluşacak. Son dönemin iyi edebiyatını takip edenlerin bildiği bir isim bu. Aylin Balboa’nın, “Bir kadının kendini tamir etmesinin hikayesi” cümleleriyle nitelendirilen Bu Hikaye Senden Uzun Osman kitabından uyarlanan oyunun yönetmenliğini Usta üstlenirken, başrolde başarılı isim Şenay Gürler’i izleyeceğiz.
Yeni sezondan kısa kısa
Hem oyuncu hem yönetmen kimliğiyle bol ödüllü isim Yelda Baskın, bu sezon Marius von Mayenburg'un Çirkin oyunun yönetiyor. Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın sezon açılış oyunu olan Çirkin’in dramaturgluğunu Ceren Ercan, kostüm tasarımını Tomris Hande Kuzu ve dekor tasarım – ışık tasarımını Kerem Çetinel üstleniyor.

Şiirlerden, şiirlerin hikayelerinden yola çıkan Karar Perdesi oyununda; Erkan Can, Ali Sürmeli ve Bilal Çatalçekiç rol alıyor. Karavan Tiyatro’nun yeni yapımı olan oyunun yazarı Ferhat Uludere. Gerçekle kurmaca arasındaki çizgi silikleşirken, seyirciyi kendi hayatındaki kararlarla yüzleşmeye davet eden oyun; “perde kapanmadan önce hangi kararı verebilirsin?” sorusunu soruyor.
Moda Sahnesi’nin yeni sezon oyunlarından biri Vakit Tamam Abbas, Cahit Sıtkı Tarancı’nın Abbas isimli öyküsünden yola çıkıyor. Şükrü Veysel Alankaya’nın yazıp oynadığı oyunun yönetmenliğini ise Tolga Kortunay üstleniyor.