Birleşik Krallık’ta İşçi Partisi hükümetinin kısa süre önce açıkladığı YZ Fırsatları Eylem Planı altyapı, yetenek ve inovasyona yapılacak yatırımlarla ülkeyi yapay zekâ alanında dünya lideri haline getirmeyi amaçlıyor. Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, “Yarının işleri için mücadele bugün başlıyor,” diyerek planı açıkladı.
Hükümet, Birleşik Krallık genelinde YZ’nin benimsenmesini “hızlandırmak” için YZ’nin bilişim kapasitesini 20 kat artırmayı, özel sektör yatırımlarını teşvik etmek üzere YZ büyüme bölgeleri oluşturmayı ve YZ araştırmalarında verilere erişimi artırmak üzere Ulusal Veri Kütüphanesi geliştirmeyi planlıyor.
Plan özellikle sanat sektörüne odaklanmasa da, uzmanlar yine de sektör için önemli sonuçları olabileceğini düşünüyor. Güzel sanat ve dijital varlık değerleme servisi Appraisal Bureau’nun kurucusu ve icra kurulu başkanı Caroline Taylor bunu şöyle açıklıyor: “Starmer’ın önerdiği YZ yatırımları, özellikle de kamusal veri kütüphanesi ve genişletilmiş YZ altyapısı gibi girişimler sanat dünyasını doğrudan etkileyecek. Bu girişimlerin erişilebilirlik ve temiz veri kaynağı gibi sonuçları, teknolojinin entegrasyonu için daha güvenli bir temel sağlayarak piyasalardaki direnci muhtemelen azaltacak.”
Kimilerine göreyse, hükümetin planları hızlı bir değişiklikten ziyade gidilecek yöne dair güven verici bir açıklama niteliğinde. Miras projelerinde elde edilecek verileri etiketlemek ve kategorize etmek için YZ’nin kullanıldığı pilot projenin tanıtımını henüz tamamlayan National Lottery Heritage Fund’ın sözcüsü meseleye yaklaşımlarını şöyle ifade ediyor: “Birçok kuruluş gibi Heritage Fund da hedeflerine ulaşmak için YZ’yi nasıl güvenli ve sorumlu şekilde kullanabileceğini değerlendiriyor. Bu pilot program sayesinde, finanse ettiğimiz projelerle ilgili zengin verilerden daha fazla içgörü ve analiz çıkarmak için YZ’den yararlanıp yararlanamayacağımızı test edebilecek ve sonraki aşamalara geçmeden önce, bu amaçla YZ’yi nasıl kullanacağımız konusunda daha fazla bilgi edinebileceğiz.” Sözcü, National Lottery’nin hükümetin teknolojiyle ilgili hedeflerini “yakından takip” ettiğini de sözlerine ekliyor.
Hükümetin “yarının işleri için mücadele” söylemi sanat piyasasında kariyer gelişimi alanında çalışanları da ilgilendiriyor. Sektörler arası Art Market Mentors programının ortak kurucusu Cat Manson bunu şöyle anlatıyor: “Birincisi, programa başvuranların bir kısmı YZ’yi iyi kullanma ve erken benimsemeye duydukları ilgi ve bu alandaki deneyimleri de dahil olmak üzere, işyerindeki değerlerini mümkün olduğunca geleceğe taşımak için yeteneklerini geliştirmek ve yeni yetenekler edinmek, ayrıca hem kendileri hem de işleri için avantaj sağlamak istiyor. İkincisi, gerçek yaşamda kurulacak etkileşimlerle ilgili çok talep alıyoruz; bu da, hem sanat piyasasının çok parçalı, rekabetçi yapısını yansıtıyor hem de sektöre girmek hâlâ zor olduğu için insanların kendilerine dahil olacakları bir topluluk bulmak ve bağlantılar kurmak istediğini gösteriyor.”
Taylor buna katılıyor: “Hükümetin, ‘Yarının işleri için mücadele bugün başlıyor,’ söylemi her sektörde geçerli. İş kaybıyla ilgili endişeler olabilir ama burada asıl mesele verimlilik yönündeki değişimle birlikte işlerin niteliğinin dönüşüyor olması.”
“YZ’nin kaynak araştırma, eserleri tasdik etme ve trendleri analiz etme konusunda simsarlara yardımcı olacağına inanıyorum.”
Paul Hewitt, Society of London Art Dealers
Diğer öncelikler
YZ’nin potansiyel yararları ve hükümetin YZ için altyapı geliştirme sözünün yarattığı iyimser havaya rağmen, sanat piyasasının hükümetten destek beklediği başka öncelikler de var. Örneğin kara para aklamayı önleme düzenlemeleri kapsamındaki bürokratik işlemlerin basitleştirilmesi ve KDV uygulamalarının gözden geçirilmesine yönelik çağrılar devam ediyor. Ayrıca üretken teknolojiyle ilgili olarak, özellikle telif ve yazarlık haklarının yorumlanması konusunda da endişeler söz konusu.
YZ tabanlı eser tasdik şirketi Art Recognition’ın CEO’su ve ortak kurucusu Carina Popovici bu endişeleri şöyle açıklıyor: “Her ne kadar piyasanın bu gelişmeleri benimsemeye devam edeceğine inansam da, aynı zamanda başta telif hakkı ve yazarlık konusunda olmak üzere önemli soruları da olacağını düşünüyorum. YZ’nin etik kullanımı sanat sektöründe muhtemelen diğer sektörlere kıyasla çok daha kritik bir endişe konusu. Dolayısıyla yeni politikalarda bu konulara yer verilmesi çok önemli.”
Tüm bu sorunlara rağmen, YZ’nin sanatın özündeki yaratıcılığın yerini almaktan ziyade onu destekleyebileceği düşünülüyor. Böyle düşünenlerden biri de Society of London Art Dealers genel direktörü Paul Hewitt: “Sanatçılara ve insan yaratıcılığına duyulan saygının sanat simsarları için temel unsur olmaya devam edeceğine inanıyorum. YZ’nin kaynak araştırma, sanat eserlerini tasdik etme ve piyasa trendlerini analiz etme gibi konularda simsarların yetkinliğini artıracağına da eşit ölçüde inanıyorum. Yaratıcı insanlar genellikle yeni teknolojileri ilk benimseyenler arasındadır; bu açıdan tüm fırsatları ve güçlükleriyle birlikte YZ’yi de benimseyeceklerdir.”