THE ART NEWSPAPERTÜRKİYE: Radar Türkiye, Koltuk Senin, İstanbul Kitapçısı, Sanat Rotası, Taksim Sanat, konserler, festivaller,sergiler ve yakında lansmanı yapılacak MÜZİKTR 100 gibi projelerle birlikte hem İstanbul’un sakinlerinde hem de kültür-sanat alanında çalışmalar yapanlarda öncelikle rahatlama, ardından heyecan ve merak hâkim. “Sırada ne var?” diye düşünmekte haklılar, size sormak isteriz: Sırada ne var?
MURAT ABBAS: Kültür-sanat günlük hayatlarımızı telaşı içinde hepimize nefes alma alanı tanıyor. Kültür AŞ olarak, kültür ve sanatın birleştirici gücünün farkındayız.Bu bilinçle, İstanbul’da kültür sanatın etkisini artırmak ve şehrimizin zengin mirasını daha geniş kitlelere ulaştırmak için kararlılıkla çalışıyoruz. Canlı bir kültürel sahne, bir şehrin kimliğini ve sesini belirler. İstanbul’un sokakları sanat, bilgi ve tarihin coşkusuyla dolduğunda, bu enerji yaşamı şehre çeker; vatandaşları besleyen ve toplumu geliştiren bir dinamizm yaratır. Biz de şehrimizi kültürel bir sahne yapmak için yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.
2025 vizyonumuz içinde İstanbul’u global sahnede yeniden çekim merkezi yapmak var. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi globaldeki büyük festivalleri, sanat organizasyonlarını ve büyük yıldızların konserlerini önümüzdeki yıllarda şehrimizle buluşturacağız. Yenikapı’daki 10bin metrekarelik fuar alanının yanına bir 10 bin metrekarelik daha kapalı fuar alanı çadırı kuracağız.
İstanbul Kitapçısı şubelerini 27’ye çıkarıp yaşayan kitapçılara dönüştürdük. Mobil İstanbul Kitapçılarıyla İstanbul’un her köşesine ulaştık. Önümüzdeki yıl da New York’taki The Strand, Berlin’deki Dussmann gibi ikisinin karışımı bir yapı, 300 bin kitaplı, yaşayan bir bina hayalimiz mevcut. Özellikle İBB ve ilçelerin değerlerini kullanarak, dış yatırımcılar, paydaşlarla birlikte, yeni işletme modelleri geliştirerek İstanbul’a açık ve kapalı mekânlar kazandırmayı hedefliyoruz.
Şuna da çok hassasiyet gösteriyoruz; ticari bir kuruluşuz ama hedefimiz sektörde ister müzik ister kültür-sanatta olsun işbirliklerine alan tanımak. Birlikte büyüme ve birlikte büyütme stratejimiz var.

Abbas, “2025 vizyonumuz içindeİstanbul’u global sahnede yeniden çekim merkezi yapmak var,” diyor.
©İBB KÜLTÜR AŞ, 2024
Son yıllarda dijital teknolojilerin kültür-sanat alanında daha sık kullanıldığını görüyoruz. Hem ilgi hem merak uyandıran, sürekli gelişen ve güncellenen bu alanda sizde Kültür AŞ olarak çeşitli adımlar attınız. Bu alanda bizi bekleyen yeni projeler veya atılımlar var mı?
Şehrin kültür-sanat hareketinde öncü olmak, sanat dünyasına, sanatçılara, sanatseverlere yeni kapılar açmak ve kültür-sanatın herkese ulaşmasını sağlamak öncelikli hedeflerimizden.
İBB Kültür AŞ olarak dijital sanatı da daha erişilebilir, anlaşılabilir ve fiziken deneyimlenebilir kılmayı amaçlıyoruz. Dijital Deneyim Müzesi, bu yaklaşımdan hareketle hayata geçirdiğimiz çok özel bir proje. İnteraktif sergiler, sanal gerçeklik deneyimleri, yenilikçi ve çağdaş yaklaşımlarla donatılmış alanlar ve çok daha fazlasıyla ziyaretçileri algıların ötesine taşıyacak bir deneyim müzesi. 2.000 metrekareye yayılan müzede, ziyaretçilere dinamik bir öğrenme ortamı sağlamak ve etkileşimli teknoloji deneyimini tam anlamıyla sunabilmek amaçlanıyor.
İBB Kültür AŞ’nin 35 yıllık tarihinde yönetimde yer aldığımız süreçte bir ilk olarak tarihi, dijital sanatla harmanladık. Geleneksel müzeciliğe köklerimizden kopmadan yenilik getirdik. Dijital Deneyim Müzesi de bu vizyonumuzun mühim bir parçası ve aynı zamanda geleceğe köprü olma yolculuğumuzun, neler yapacağımızın ve sınırları nasıl aşacağımızın da önemli bir göstergesi. Yerli yaratıcılığın küresel bir deneyimle buluşma noktasından yola çıkarak üç ve dört boyutlu deneyim olanağı sağlayan tüm teknolojiler için gerekli yazılımlar Türk yazılımcılar tarafından geliştirildi. İBB Kültür AŞ Dijital Deneyim Müzesi’nde TUCE Investment işbirliğiyle yaratıcı konsept içerik tasarımları Project İstanbul imzası taşıyor. Dijital Deneyim Müzesi’nin açılış konseptinde çağın getirdiği teknolojik yeniliklere odaklandık. “NightShift” konseptimiz dahilinde yakın zamanda Immersive Yoga etkinliklerine başladık. Önümüzdeki günlerde de müzenin güncellenebilir bir teknolojik altyapıya sahip olmasının yarattığı avantajla yerli ve yabancı yeni media sanatçıları ve dünyanın önde gelen sanat kurumlarıyla işbirlikleri yapacağız.

İstanbul Kitapçısı şubelerinin sayısı 27’ye ulaştı.
©İBB KÜLTÜR AŞ, 2024
Peki mutfakta işler nasıl yürüyor? İhtiyaçlar, talepler nasıl tespit ediliyor ve yaratıcı çözümlere nasıl evriliyor?
İstanbul halkının ve şehrin ihtiyaçlarını daha iyi anlayabilmek adına uygulamalarımız ve İBB’nin imkânlarını kullanarak online ve offline araştırmalarla analizlerimizi destekliyoruz.
Fikir takımımız olan ekibimizle dünya trendlerini takip ediyor, bunları İstanbullulara ve kentimize nasıl adapte edebileceğimiz üzerine çalışıyoruz. Uzun saatler süren haftalık toplantılarımızda fikirler belli standartlar çerçevesinde süzgeçten geçiyor ve aksiyon alınmaya başlanıyor. Bunu sadece iç ekibimizle yapmıyoruz, kültür sahnesinin tüm paydaşlarıyla bir araya geliyoruz. Şehrin yaratıcı merkezi olmasındaki en önemli rolün, sektör paydaşlarının birbirinden güç alması olduğuna inanıyoruz. Kültür AŞ olarak da bu güçbirliğinin doğmasında öncü ve aktif rol almaya çalıştığımızı belirtmek isterim.
Kültür AŞ’nin gelecek planları arasında uluslararası alanda yapılmış işbirlikleri, kültürlerarası projeler, İstanbul’u dünyanın kültür başkentlerinden biri yapacak yeni projeler yer alıyor mu?
İstanbul, coğrafi konumu, tarihî dokusu ve kültürel kodlarıyla dünyada eşi benzeri olmayan bir şehir. Biz Kültür AŞ olarak bu benzersiz yapıyı hakettiği seviyeye taşımak ve İstanbul’u bir kültür başkenti yapmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Amacımız, şehrin tarihini ve kimliğini global projelerle harmanlayarak uluslararası arenada bir sanat ve kültür merkezi haline getirmek.
Bu hedef doğrultusunda global işbirlikleri geliştiriyor, yeni ve çarpıcı mekânlar açıyor, kültürel mirasımızı görünür kılacak projelere hız veriyoruz. Örneğin, bu yıl Paris Olimpiyat Oyunları’nda hayata geçirdiğimiz ve içerik üretimi ile genel koordinasyonunu üstlendiğimiz “İstanbul House”projesiyle, şehrimizin spor ve sanat mirasını uluslararası bir platformda tanıttık. Bunun yanı sıra, prestijli uluslararası dergilerden Monocle’ın her yıl dünyanın önemli kentlerinde düzenlediği The Monocle Quality of Life Conference bu yıl ilk kez şehrimizde Kültür AŞ ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleştirildi.
Önümüzdeki zamanlarda da yine global işbirliklerimiz, değişim programları kapsamında Frieze, Serpentine, MoMA, Guggenheim gibi kuruluşlarla ortak çalışmalarımızın olacağını belirtebilirim. Gençlere alan açmak şehirdeki en önemli hedeflerimizden. Yeni dönemde de İstanbul’da özellikle genç ve bağımsız isimleri yurtdışındaki festival ve kültür-sanat fuarlarında yer almalarına aracılık etmek stratejilerimizden biri. Ayrıca İstanbul’da sektördeki paydaşlarla yapılacak işbirlikleri ve ortaklıklarla, yurtdışındaki önemli festivalleri şehre kazandırmak da gelecek planlarımız arasında yer alıyor.

Abbas stratejilerinden birinin genç sanatçıların yurtdışı festivallerinde yer almalarına aracılık etmek olduğunu belirtiyor.
©İBB KÜLTÜR AŞ, 2024
Hem İstanbullulardan nasıl geri dönüş aldığınızı hem de global anlamda şehrin kazanımlarını sizden dinlemek isteriz.
Geliştirdiğimiz projeler İstanbullular tarafından büyük bir ilgi ve memnuniyetle karşılanıyor. İnsanlar, sosyal hayatın ve kültürel etkinliklerin şehre kattığı dinamizmi sahiplendikçe, biz de İstanbul’un ruhuna daha fazla dokunduğumuzu hissediyoruz. Beş yılda 20 milyon İstanbulluyla festivaller, parklar, müzeler ve kültür merkezlerinde bir araya geldik. Bu, yaptığımız işin ne kadar doğru bir zemine oturduğunun en büyük göstergesi.
Uluslararası arenada ise İstanbul’un kültürel potansiyelini daha görünür hale getirerek şehri hakettiği noktaya taşıyoruz.Yaptığımız her etkinlik, her proje, İstanbul’un global cazibesini tekrar artırmak ve hakettiği değeri vermek adına önemli bir adım. Sonuç olarak, İstanbul yalnızca bir şehir değil; yaşayan, ilham veren ve kültür üreten bir merkez haline geliyor. Paris Olimpiyat Oyunları kapsamında İstanbul House projesi, The Monocle Quality of Life Conference gibi uluslararası işlerimizin küresel medyada da ses getirmesi İstanbul'un küresel kimliğinin çok yönlü yansımasına ön ayak oldu.Örneğin The Monocle Quality of Life Conference’ındaki işbirliğimiz vesilesiyle dört ay boyunca şehrimizin değerlerine yer verdi.
Biz bu yolda kararlıyız. İstanbul’u dünya sahnesinde yeniden bir kültür başkenti yapma hedefimizden sapmadan, şehri her anlamda bir çekim merkezi haline getireceğiz. İstanbul’un her köşesini kültür ve sanatla parlatacağız.

Grammy Ödüllü trompet sanatçısı Chris Botti, Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda.
©İBB KÜLTÜR AŞ, 2024
Harbiye dünya starlarını ağırlamaya devam ediyor
“75 yılı aşkın bir tarihe sahip Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde gerçekleştirdiğimiz işbirlikleriyle, İstanbullulara daha konforlu bir konser deneyimi sunmak amacıyla yenilikler yaptık. 2019’dan bu yana 2,5 milyon misafiri ağırladık.
2022’de gerçekleştirdiğimiz 34 Calling serisiyle Mark Eliyahu, Godspeed You! Black Emperor, Gipsy Kings by Andre Reyes, Hooverphonic with Orchestra’yı ağırladık. Bu yaz sezonunda da Gregory Porter, Chris Isaak, Pink Martini, Yngwie Malmsteen, Buika gibi isimlerleHarbiye, heyecan veren isimlerin sahnesi olmaya devam etti. Kasımda sezonu kapatacağımızHarbiye’de 2025 yılında da yerli yabancı yıldızları ve farklı disiplinlerden sahne performanslarını ağırlamaya devam edeceğiz.”

Yenikapı’daki meydanda bulunan, Festival Park adlı etkinlik alanı.
©İBB KÜLTÜR AŞ, 2024
Kültür AŞ meydanları Festival Parklar yaptı
“Kadıköy’de, Yenikapı’da ve Maltepe’de meydanlarımızı Festival Park adı altında etkinlik alanlarına dönüştürdük. Bu sayede İstanbullular, yabancı misafirler, Türkiye’den ve dünyadan ünlü sanatçıların canlı performanslarını, Olimpiyat oyunlarını, lig maçlarını ücretli ya da ücretsiz bir şekilde izleme fırsatına sahip oluyor. Yerli ve yabancı promoter’larla işbirliği yaparak, her bir köşesi kültürle iç içe yaşayan bir şehir yaratmayı ve dünya çapında projelere imza atmayı, bugünün ve geleceğin en önemli vizyonlarından biri olarak belirledik. Bu vizyon çerçevesinde, bu sene de David Guetta, Louis Tomlinson, Tiësto, ASH, Lost Frequencies gibi dünya çapında ünlü isimleri meydanlarımızda ağırladık.”